Ortakların Şirketteki Alacağının Sermaye Artırmında Kullanılması Nakit Sermaye Artırımı Olarak Kabul Edilir Mi?

Dr.Ahmet KAVAK / Yeminli Mali Müşavir

1.Konu

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun (1) “Diğer indirimler” başlıklı 10 uncu maddesinin birinci fıkrasına, 6637 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun (2)  8 inci maddesiyle eklenen (ı) bendi hükmü ile nakit sermaye artırımına faiz indirimi uygulaması getirilmiş ve konunun açıklamasına yönelik olarak da, Kurumlar Vergisi Genel Tebliği (Seri No.1)’ nde değişiklik yapılmasına ilişkin 9 Seri No.lu Tebliği(3)  yayımlanmıştır.

Söz konusu Tebliğ açıklamalarında belirtildiği üzere; indirime konu edilecek tutarın hesaplanmasında; mevcut sermaye şirketlerinde ödenmiş veya çıkarılmış sermaye tutarlarındaki nakdi sermaye artışları, yeni kurulan sermaye şirketlerinde ise ödenmiş sermayenin nakit olarak karşılanan kısmı dikkate alınacak olup, sermayenin nakit olarak karşılanmayan kısmı için indirim uygulanmayacaktır.

Bununla birlikte;

– Sermaye şirketlerine nakit dışındaki varlık devirlerinden kaynaklanan sermaye artışları,

– Sermaye şirketlerinin birleşme, devir ve bölünme işlemlerine taraf olmalarından kaynaklanan sermaye artışları,

– Bilançoda yer alan öz sermaye kalemlerinin sermayeye eklenmesinden kaynaklanan sermaye artışları,

– Ortaklarca veya Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 12 nci maddesi kapsamında ortaklarla ilişkili olan kişilerce kredi kullanılmak veya borç alınmak suretiyle gerçekleştirilen sermaye artışları,

– Şirkete nakdi sermaye dışında hisse senedi, tahvil veya bono gibi kıymetlerin konulması suretiyle gerçekleştirilen sermaye artışları,

– Bilanço içi kalemlerin birbiri içinde mahsubu şeklinde gerçekleştirilen sermaye artışları,

indirim tutarının hesaplamasında dikkate alınmayacağı ve dolayısıyla, şirket ortaklarının şirketten olan alacaklarının sermaye artırımında kullanılması  nakit sermaye artışı kapsamında değerlendirilemeyeceği belirtilmiştir.

Söz edilen bu konu, yargı kararı ile birlikte incelenerek bu yazımızda açıklanmaya çalışılacaktır.

2.Ortakların Şirketten Olan Alacaklarının Sermaye Artırımında Kullanılması, Nakit Sermaye Artırımı Sayılır Mı?

Yukarıda da belirtildiği üzere, faiz indirimi uygulamasının başladığı tarihden günümüze kadar, vergi idaresi, şirket ortaklarının şirketteki alacaklarının sermaye artırımında kullanılmasını nakdi sermaye artırımı olarak kabul etmemiş ancak, şirketin aldığı krediyle ortağın borcu ödenir, ortak da bunu nakdi sermaye olarak şirkete koyarsa, bunun üzerinden faiz indirimi uygulanabileceğini kabul etmiştir.

Tabii bu görüşe katılmadığımızı uygulamanın başladığı günden itibaren çeşitli platformlarda ve yaptığımız toplantılarda ifade ettik. Ortak tarafın şirkete nakit para verilmiş ve şirketin kasasına veya bankasına bu para girmiştir. Bu para işletmenin kasa veya bankasında dururken veya kullanılmışken sermaye artırım kararı uyarınca şirket ortağına olan borcun sermayeye eklenmiş olmasını nakit sermaye artışı olarak nitelendirilemeyeceği görüşünün, oldukça hatalı bir yaklaşım olduğu, yargı kararıyla da teyit edimiştir.

Bu cümleden hareketle, şirket ortağının şirketten olan alacağının sermaye artırımında kullanılması ile hesaplanan 104.035.694.45 TL faiz indirimine ilişkin beyannamesini ihtirazi kayıtla veren mükellefin ihtirazı kaydını dikkate almadan vergi idaresinin “sermaye artırımının bilanço içi kalemlerin birbiri içinde mahsubu şeklinde gerçekleştirildiği gerekçesiyle”, nakit sermaye artırımı olarak kabul etmeyerek kanunda öngörülen faiz indiriminin engellendiği, vergi hukukundaki genişletici yorum yasağına ve verginin kanunilik ilkesine aykırılık teşkil ettiği, kanunla verilen bir hakkın ancak kanunla sınırlanması mümkün iken, anılan Tebliğ ile verginin kanunilik ilkesinin ihlal edildiği, haksız ve hukuka aykırı olduğu iddialarıyla işlemin iptali ve mahsuben ödenen 26.008.923.61 TL verginin mahsup tarihinden itibaren tecil faiziyle birlikte iade edilmesi talebiyle açılan dava sonucunda, İstanbul 4 üncü Vergi Mahkemesinin oybirliği ile verilen 01.06.2023 tarih ve E.2022/1279, K.2023/1405 sayılı kararında;

“Olayda, davacının şirketin ortağına olan borçlarının sermayeye eklenmesi suretiyle sermaye artırımı yaptığı, yapılan bu sermaye artırımı için 5520 sayılı Kanun’un 19/1 – ı bendinde belirtilen indirime konu edilemeyecek hallerden herhangi birinin bulunmadığı, diğer bir ifadeyle söz konusu sermaye artırımının nakdi nitelikte olduğu, birleşme, devir ve bölünme nedenlerinden kaynaklanmadığı, bilançoda yer alan öz sermaye kalemlerinden birinin sermayeye eklenmesi niteliğinde olmadığı ve son olarak ortaklar veya ortaklarla ilgili kişilerin kullandığı  krediler veya aldığı borçlarla sermaye artışına gidildiği yönünde bir ihtilaf bulunmadığı, diğer yandan ortağın doğrudan şirket kasasına para koyup sermaye artırımıyla şirketten olan alacağından vazgeçmesi suretiyle yaptığı sermaye artışı arasında Kanun’un şirketlerin mali yapılarının güçlendirilmesi yönündeki amacını karşılaması açısından bir farkın da bulunmadığı görüldüğünden, davacı hakkında 2021 yılı için yapılan kurumlar vergisi tahakkukunun artırılan sermaye için 5520 sayılı Kanun’un 10/1 – ı bendi uyarınca hesaplanacak indirime ilişkin kısmında hukuka uygunluk bulunmadığı nedenle, davanın kabulüne ve dava konusu işlemin kaldırılmasına, davacıdan yersiz mahsup edilen 26.008.923.61 TL’ nın mahsup tarihinden itibaren işletilecek tecil faiziyle birlikte iadesine karar verilmiştir.”

Yukarıda açıklanan yargı kararında belirtildiği üzere, ortakların şirketten olan alacaklarının sermaye artırımda kullanılması, nakit sermaye artışı olarak kabul edilerek, faiz indiriminden yararlanabilecektir.

III. SONUÇ

Şirket ortaklarının, şirketten olan alacaklarının sermaye artırımında kullanılması durumunda, yukarıda yer verilen yargı kararında da belirtildiği üzere, nakit sermaye artışı olarak kabul edilerek, yasada yer verilen süre ve koşullara uyulmak koşuluyla faiz indiriminden yararlanabilecektir.

————————————

(1) 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu, 21.06.2006 tarih ve 26205 sayılı Resmî Gazete’ de yayımlanmıştır.

(2) 6637 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, 07.04.2015 tarih ve 29319 sayılı Resmî Gazete’ de yayımlanmıştır.

(3) Kurumlar Vergisi Genel Tebliği (Seri No:1)’ de Değişiklik Yapılmasına Dair 9 Seri No.lu Tebliğ, 04/03/2016 tarih ve 29643 sayılı Resmî Gazete’ de yayımlanmıştır.